• Şenlikköy Mah. Kır Sokağı No:3 Bakırköy - Florya / İstanbul
  • PZT/CMT : 9:00 - 18:00
  • 0 (212) 222 22 48

Parkinson Hasta Bakımı

Parkinson Hasta Bakımı

Parkinson hastalığı yavaş ilerleyici nörodejeneratif  bir beyin hastalığıdır. Normal olarak insan beyninde belli bölgelerde dopamin üreten beyin hücreleri bulunur. Bu hücreler beynin substabsiya nigra adı verilen belli bir alanında yoğunlaşmış halde bulunurlar. Dopamin substansiya nigra ile vücut hareketlerini kontrol eden diğer beyin bölgeleri arasında mesajlar ileten bir kimyasaldır. Dopamin insanların akıcı ve birbiri ile uyumlu hareketler yapmalarını sağlar. Dopamin üreten hücrelerin %60 ila %80’i kayba uğradığında yeterli miktarda dopamin üretilemez ve Parkinson hastalığının motor belirtileri ortaya çıkar. 

Parkinson hastalığının belirtileri, hareketle ilgili olanlar ve hareketle ilgili olmayanlar  şeklinde iki gruba ayrılabilir. Motor semptomlar titreme, hareketin yavaşlaması (bradikinezi) ve kaslarda kasılma, hareket edememe (akinezi), uzuvlarda kasılma, tutarsız yürüyüş ve kamburluğu kapsar. Motor olmayan semptomlar uyku bozuklukları, kabızlık, koku duyusunun kaybı, depresyon, cinsel işlev bozukluğu ve anksiyeteyi içerir. Parkinson hastalığı, her hastada farklıdır ve farklı belirtilerle ortaya çıkar. Semptomlar herhangi bir yaşta görülebilir, ancak Parkinson’un ortaya çıkma yaşı ortalama 60’tır.  Genç yaşta ortaya çıkan formunda genetik nedenler ön plandadır .Hastalığın belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve dolayısıyla semptomların ilerleyişi de farklılık gösterir. Genellikle ortaya çıkan ilk semptomlardan biri bir elin hareketlerinde yavaşlama olmasıdır ve yürürken kolun savrulması da azalabilir. Buna omuz ağrısı eşlik edebilir. Pek çok kişi başlangıçta ilk önceleri hafif düzeyde ve en çok dinlenme halindeyken fark edilen titremeler yaşar. Titremeler genelde elde oluşur, ancak kollar ve bacaklar da etkilenebilir. Bununla birlikte, Parkinson hastalarının %15’i hastalık seyri boyunca hiçbir zaman titreme yaşamaz.

Genellikle semptomlar vücudun tek bir tarafında başlar. Vücudun baskın tarafı etkilenirse, semptomlar en çok yazı yazma gibi alışılageldik bazı işlemleri gerçekleştirirken fark edilir. Titreme yaşayan ve semptomların vücudun baskın tarafını etkilediği kişilerin, doktora giderek erken teşhis ve tedaviden faydalanma olasılığı daha yüksektir. Parkinson’un erken aşamalarındaki kişiler denge ile ilgili sorunlar da yaşayabilirler. Kişi ayakta dururken dengelerini yitirebilirler ya da arkaya dönerken veya ani hareketler yaparken zorlanabilirler. Parkinson hastaları genellikle daha az yüz ifadesi kullanır ve yavaş konuşabilirler. Uyku bozuklukları, depresyon ve anksiyete gibi motor olmayan semptomlar, çoğu zaman motor semptomlardan önce ortaya çıkabilir. Bu hastalığı net bir biçimde tanımlamak için özel bir test mevcut değildir; Parkinson teşhisi, benzer semptomlara sahip diğer hastalık olasılıkları elendiği veya hasta Parkinson ilaçlarına yanıt verdiği zaman konulur.   

Hastalığın mevcut bulguları, yaşam kalitesi üzerinde etkili olabilir. Parkinson ilerleyici bir hastalıktır ve dolayısıyla zaman ilerledikçe semptomlar kötüleşebilir. Doğru tedavi ve takip sayesinde, çoğu hasta normal hayatını uzun yıllar boyunca sürdürebilmektedir. Bu nedenle, hastalığın, ilk belirtileri ve semptomları saptanır saptanmaz tıbbi görüş almak önemlidir; böylece tedavi seçeneklerini en iyi şekilde değerlendirmek mümkün olur. Erken tedavi ile hastalığın gidişatını yavaşlatmak mümkün hale gelir.  Fakat her ne olursa olsun ilacın yan etkisi görüldü diye ilacı bırakmak yanlıştır, çünkü hastalık belirtileri tekrar ortaya çıkar. Cerrahi tedavi ilk tercih yolu değildir. 

 Bakım Evinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Parkinson hastalığı, sinir sistemi üzerinde etkili olan ve genellikle titreme, kas sertliği ve hareket zorluğu gibi belirtilerle kendini gösteren kronik bir durumdur. Bakım evlerinde Parkinson hastalarının gereksinimlerini karşılamak için özel bir yaklaşım ve dikkatli bir planlama gereklidir. İşte Parkinson hastalarına yönelik bakımda dikkate alınması gereken bazı temel noktalar:

1. Fiziksel Aktivite ve Egzersiz

  • Egzersiz Programları: Hastanın hareket yeteneğine uygun egzersiz programları oluşturulmalıdır. Yürüyüşler, hafif aerobik egzersizler ve denge çalışmaları, kas gücünü ve hareket kabiliyetini artırabilir.
  • Fiziksel Terapistler: Egzersiz ve hareketlilik için profesyonel bir fizyoterapist ile iş birliği yaparak, hastanın ihtiyaçlarına uygun kişisel egzersiz programları hazırlanabilir.

2. İlaç Yönetimi

  • Düzenli Takip: Parkinson hastalarının genellikle düzenli olarak ilaç alması gerekmektedir. İlaçların doğru dozda ve doğru zamanda verilmesi için bir ilaç yönetim sistemi kurulmalıdır.
  • Yan Etkiler ve Düzenlemeler: İlaçların yan etkileri izlenmeli ve gerekiyorsa doz ayarları yapılmalıdır. Hastanın yan etkilerini azaltmak için doktorlarla sürekli iletişimde olunmalıdır.

3. Beslenme ve Diyet

  • Dengeli Beslenme: Parkinson hastaları için dengeli ve besleyici bir diyet sağlamak önemlidir. Yüksek lifli gıdalar, bol su tüketimi ve düzenli öğünler sindirim sorunlarını azaltabilir.
  • Yutma Güçlüğü: Hastalar yutma güçlüğü yaşıyorsa, yemeklerin kıvamını ayarlamak ve özel diyet önerilerine uyulması gerekebilir.

4. Günlük Yaşam Aktiviteleri

  • Bağımsızlık: Hastanın günlük yaşam aktivitelerinde bağımsızlığını korumasına yardımcı olacak araç ve gereçler sağlanmalıdır. Örneğin, özel tasarlanmış mutfak aletleri ve banyo ekipmanları kullanılabilir.
  • Destek: Günlük aktivitelerde destek gerekebilir. Bu, kişisel bakım, temizlik, giyinme gibi alanlarda olabilir.

5. Duygusal ve Psikolojik Destek

  • Destekleyici Ortam: Parkinson hastaları duygusal ve psikolojik destekten faydalanabilirler. Güvenli ve destekleyici bir ortam yaratmak, hastanın genel iyilik halini artırabilir.
  • Sosyal Etkileşim: Sosyal etkinlikler ve grup terapileri, hastanın sosyal bağlarını güçlendirebilir ve yalnızlık hissini azaltabilir.

6. Güvenlik Önlemleri

  • Ev Düzenlemesi: Bakım Evinde Parkinson hastalarının güvenliği için özel düzenlemeler yapılmalıdır. Kaymaz zemin kaplamaları, tutunma barları ve uygun aydınlatma gibi önlemler alınmalıdır.
  • Acil Durum Planları: Acil durumlar için bir plan oluşturulmalı ve tüm personel bu plan hakkında bilgilendirilmelidir.

7. Aile ve Bakımcı İlişkileri

  • Eğitim ve Bilgilendirme: Aile üyeleri ve bakımcılar, Parkinson hastalığı hakkında bilgi sahibi olmalı ve bakım süreçlerinde nasıl destek olabilecekleri konusunda eğitim almalıdır.
  • İletişim: Aile ile düzenli iletişim, hastanın ihtiyaçlarının ve durumunun doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlar.

Parkinson hastalarının Bakımı, multidisipliner bir yaklaşım ve sürekli bir dikkat gerektirir. Bakım evlerinde bu ihtiyaçların karşılanması, hastaların yaşam kalitesini artırabilir ve hem fiziksel hem de duygusal iyilik halleri üzerinde olumlu etkiler sağlayabilir.

0 (212) 222 22 48 - 0 (554) 021 31 32
Telefon
WhatsApp
Instagram
Bu site, Alaturka Dijital AD Kobi ile hazırlanmıştır.